2 Ocak 2016 Cumartesi

Seri İncelemesi: Evrenin Ötesi

Kitap Hakkında:
Kitap: Evrenin Ötesi
Orijinal adı: Across The Universe
Yazar:Beth Revis
Sayfa sayısı: 408 
Yayınevi: Olimpos
Goodreads puanı: 3,78

Uzun zamandır bir bilim kurgu inceleyeyim diyordum.Bir önceki yazımda da seriyi inceleyeceğimi söylemiştim ve sonunda incelemek için zaman buldum.Bir de 2015 biterken başarısız bir challenge ile baş başa kalmak bayağı üzücü oldu.Toplam 49 kitap ve 18743 sayfa okuyarak yine 60'a çıkamadım ki önümüzdeki iki sene boyunca çıkacağımı pek düşünemiyorum.Ayrıca fazlasıyla da acı çekiyorum.Burada yazmaya devam ettikçe ağlayabilirim.O yüzden konuya hızlı bir giriş yapıyorum.

Geleceğe yönelik bir proje etrafında dönüyor kitap.Bu proje Centauri-Dünya adlı bir gezegene Godspeed adlı bir gemiyle yolculuk yapılması ve bunun için bilim adamları,ordu mensuplarından oluşan büyük bir kadroyu göndermekle ilgili.Bu devasa projeye göre seçilmiş kadro dondurulacak,300 yıl donmuş bir halde mekikle yolculuk yapacak ve sonrasında yeni gezegene adım atacak.Kadronun içinde Amy'nin genetik uzmanı annesi ve ordu üyesi babası da yer alıyor.Amy de annesi ve babasının peşinden bu projeye katılma şansı elde ediyor ve uzun bir kararsızlık sürecinden sonra donma haznesine giriyor.


Yaklaşık 250 yıl geçtikten sonra Amy sıradışı bir şekilde uyandırılır.Uyandırıldığında normal uyandırılışından 50 yıl erken uyandırıldığını fark eder ve bu hesapta olmayan uyandırılma Amy'nin hayatını tehlikeye sokar.Gemide bir kişi kurbanlarının fişlerini çekip onları uyandırmakta ve yanlış uyandırılan insanlar da ölmektedir.Amy hayatta kalmayı başarmıştır ama arkasında annesi ve babası kalmıştır ve eğer onlar da erken uyandırılma tehlikesi yaşarsa donma sıvısının içinde boğulabilirler.Bu yüzden Amy Godspeed adlı uzay mekiği ve bu uzay mekiğinde hakim olan yönetim şeklinde şüphelileri tek tek araştırmaya ve kurbanlar arasındaki bağlantıyı keşfetmeye çalışır.Bu yolda da birçok karanlık sır öğrenir ve geminin tüm jenerasyonlarının gelecekteki lideri Çırak'a aşık olur.

Bu kitap böyle işliyor.Bana göre güzel ve orijinal bir konusu var.Sürükleyici bir anlatım da cabası.Fakat başlangıçta Amy donma haznesindeyken iç sesi niteliğinde bölümler vardı ve ciddi anlamda sıkıcı bölümlerdi.Ne zaman Amy'nin bölümüne geçsem sıkılıyordum,ta ki uyandırılana kadar.Amy uyandırılınca ve Godspeed'den daha fazla bahsedilince,bir de ölüm vakaları olunca kitap ister istemez heyecanlı bir hal aldı.Karakterler,özellikle Harley çok iyi tanımlanmış,olaylara tam oturtulmuştu.Fakat genelde baş karakter olan kızın şımarıklıklarından bıkar ve defalarca lanet okursunuz ya,Amy'e karşı seri boyunca bu moddaydım.Tabi,üçüncü kitabın sonunda anca sevebildim o ayrı konu.

Genel olarak birinci kitap beklediğim kadar hoş değildi.Olaylar bakımından en hacimli görünen ama bunu size tam veremeyen bir kitapla karşılaşacaksınız ama ikinci kitaba geldiğinizde her şey değişecek.O zamaan vakit kaybetmeden ikinci kitaba geçelim!


Kitap Hakkında:
Kitap: Bir Milyon Güneş
Orijinal adı: A Million Suns
Yazar: Beth Revis
Sayfa sayısı: 424
Yayınevi: Olimpos
Goodreads puanı: 4,06

Amy'nin birinci kitapta uyandırılmasının üzerinden tam olarak 3 ay geçer.Godspeed yaşamını iyice öğrenen Amy buradaki hayata tam olarak alışamaz.Metal gökyüzü,yapay güneş,yapay yağmurlar ve en kötüsü yapay bir hava solumak onun Dünya'ya daha çok özlem duymasına,burada doğup büyüyen gemi jenerasyonlarına da acımasına neden olur.Fakat artık onun bağlandığı umut olarak Çırak vardır.Çırak,bir önceki kitapta zaten geminin lideri olacaktı ve bu kitapta oldu.Spoiler değil,birinci kitabın başında bile gelecekte gemi liderinin Çırak olacağından bahsediliyor.

Godspeed'deki yönetim tarzında başta olan yöneticiye Bilge,bir sonraki lider adayına da Çırak deniliyor.Fakat Çırak,Bilge olduğunda ondan öncekilerden farklı olarak Çırak adını taşımaya devam ediyor ve gemiyi en iyi şekilde ayakta tutmaya çalışıyordu.Gel gelelim farklılıkların sızdığı ve Phydus faciasının olduğu bir ortamda bu pek mümkün olmayacak,gemi hakkında birtakım karanlık sırlar öğrenecekti.Bu da gemide bir kaosa sebep olacaktı.Tek bir gerçek vardı: Godspeed ölüyordu.

Ta daaa! Serinin en mükemmel kitabına geldik.Hem kitap tasarımı hem de olayların heyecanlı bir hale gelmesi bakımından tam bir bilim kurgu kitabı diyebilirim.Şu tasarıma baksanıza,elime aldığımda okşayıp mutlu oluyorum.Ayrıca karakterlere bu kitapta daha da alıştım.Çünkü karakterler bu kitapta hemen hemen aynı gidiyor.Fakat gemiyi ayakta tutan yönetim yalanları açığa çıkıyor ve ben bunları öğrenince tam anlamıyla şoka girmiştim.Kesinlikle çok korkutucu ve ilginç.Ayrıca bu kitapta gizem çözmek daha ön planda.İpuçlarını kullanarak gemiyi kurtarmaya çalışmak ve alternatif çözüm yolları üretmeye çalışmak kesinlikle heyecan verici.

Bu kitapta,artık yazar kurguyu tam oturtmuş mu demeliyim bilmiyorum ama dili daha güzeldi.Çünkü kitabın içine girebiliyorsunuz ve daha çok hissediyorsunuz.Bu yönden çok hoş bir kitap olmuş.Gerçi ben birinci kitaptan çok şey bekliyordum ama bu heyecan ve gerilimi ikinci kitapta yaşamak da eğlenceliydi.Zaten Goodreads puanına bakıldığında bu kitabın daha fazla beğenildiğini görüyorum.Böylece üçüncü kitaptan haklı olarak daha fazlasını bekleyebiliriz!


Kitap Hakkında:
Kitap: Dünyanın Gölgesi
Orijinal adı: Shades of Earth
Yazar:Beth Revis
Sayfa sayısı: 424
Yayınevi: Olimpos
Goodreads puanı: 4,14

Geldik üçlememizin son kitabına.Bu kitapta Amy ve Çırak en sonunda Centauri-Dünya'ya ulaşmayı başarırlar.Ancak Centauri-Dünya beklediklerinden çok farklı çıkar.Toksin özellikli bayıltıcı etkisi olan mor çiçekler ve ptero kuşlar yüzünden yaşam mücadelesi vermek zorunda kalırlar.Ayrıca bulgulara göre yeni bir yaşam formuyla karşı karşıya bile kalabilirler.Dolayısıyla geride bıraktıklarının hakkını vermek için kendilerine yeni bir gezegen yaratmaları gerekir.

Üçlemenin sonuncu kitabı Dünyanın Gölgesi'nde bu konu işleniyor.Sinir bozucu bir takım olaylarla birlikte Centauri-Dünya'ya gelindi nihayet ama ben kitabın arkasını okumamıştım.Bu yüzden bu gezegeni Dünya gibi bir yer sanıyordum.Amy de öyle sanıyordu zaten.Sonra bunca yolculuğun sonucunun bu olduğunu düşünüp üzülmüştüm.Çünkü Çırak ve Godspeed halkı ciddi anlamda eziliyordu ve suçlanıyordu.Bu beni kahreden bir numaralı şeydi.Daha sonra Çırak'ın mükemmel kahramanlıklar sergilemesi ve hayal bile edemeyeceğim Amy olaylarıyla beklediğimden çok daha iyi bir final oldu.Kesinlikle ikinci kitaptan sonra böyle devam etmesi beklenen bir kitaptı.Daha doğrusu beklentilerimi fazlasıyla karşıladı ve okuduğum en güzel serilerde ilk 10'un içine girdi.Bir de kapağı fotoğraftaki gibi olsaydı çok güzel olurdu.Orası ayrı konu.

Genel olarak seriyi çok beğendim.Üslubu çok güzel,konusu daha da güzel bir seriydi.Goodreads puanının hakkını da kesinlikle veriyor ama genel olarak kitaplara tek tek puan verirsem birinciye 4,geri kalan ikisine 5 verirdim.Ayrıca eğer bilim kurgu seviyorsanız,özellikle de yeni gezegen keşfinin konu alındıklarını daha da seviyorsanız okumanız gereken bir seri.Gereken yerine şiddetle önerdiğim bir kitap desem daha doğru olur herhalde.

Hepinize 2016'da bol kitaplı bir yıl ve başarabileceğiniz bir 2016 Reading Challenge geçirmeniz dileğiyle.Bu sefer hedefi 45'e indirdim.Umarım artık tamamlayabilirim!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder